Morluk, halka, torba, krem, bakım , tutum derken sıra geldi problemli gözaltının makyaja nasıl hazırlanacağına. Tabi bu makyaj illa ki düğün vs. makyajı olacak değil vakit varsa markete bile giderken taze görünmek, yorgunluk izlerinden arınmış bir görüntüye ulaşmak. Elbette ki hepimizin isteği bu keşke kapatıcı sürmeden çıkabilsek, şanslı gruptaysanız evet ama kapatıcının yetmediği durumlar ya da market ötesi durumlarda daha fazlası gerekiyor.
İşte bu noktada corrector yani düzeltici dediğimiz ürünler devreye giriyor. Corrector mantığı ise problemi nötrlemek üzerine kurulu yani problemli bölgenin renk değerini önce karşıt bir renk ile nötrleyip normal cilt tonuna getirip üzerine işlem uygulamak.
Renk çemberinde görüldüğü üzere ana renkler ve ara renkler karşılıklı bu durumda problemli bölgenin rengini nötrleyecek karşıt renk rahatça seçilebilir. Göz altlarındaki morluk mavini karşısında bulunan sarı ve turuncu ile nötrlenebilir. Tabii cildimizdeki ve kozmetik ürünlerdeki renkler bu tablodaki kadar parlak olmayacaktır, korkmayalım. Benzer bir sıkıntıyı eğer yüzümüzde yaşıyorsak mesela benim gibi kızarıklık probleminiz varsa yeşil alt tonlu bir düzeltici ile cilt tonunuzu eşitleyebilirsiniz. Tüm ürünleri göz çevresini iyice nemlendirdikten kullandığımızda kuruma gibi problemleri ortadan kaldırmış oluruz.
Correctorlar genellikle likit ve stick arası bir yapıda olup kavanoz ambalaj dediğimiz şekildedir, kapatıcı ürünlere göre biraz daha kalın yapıda olabilirler.
El ile ısıtılarak kullanımı önerilse de hijyenik açıdan çok tercih edilmediği için fırça ile uygulamak çizgilere dolma oranını azaltacaktır. Fırça ile uygulama göz pınarından şakaklara doğru yapılmalıdır aksi takdirde ürün sıkışır ve toplanabilir. Yine de el ile uygulama seçilirse tampon hareketler ( pıt pıt ) ürünü kalıcı hale getirecektir.
Yüz bölgesindeki leke, ben, sivilce izi, yara izi gibi problemlerinde corrector kullanılarak rengi hafifletilebilir ve daha az belirgin hale getirilebilir. Bu noktada da stick kapatıcılardan yararlanılabilir.
Concealer diye adlandırılan göz altı kapatıcıları ise çok daha likit yapıda olup gözü makyaja hazır hale getirmek için olan ikinci aşamadır. Uygulama tekniği vs. açısından corrector için geçerli olan tüm kurallar burada da geçerlidir. Tek başına veya daha ciddi renk problemlerinde corrector üzerine uygulanabilir.
Renk tercihi cilt tonuna göre ortalama 1-1,5 ton açık olarak yapılabilirken bazı ürünler ciltte çok açık gibi dursada sonrasında ciltle bütünleşip rengi oturur. ( Yukarıdaki resimde benim Türkiye'ye gelmesini beklediğim Maybelline Instant Age Rewind Eraser Dark Circle Concealer kullanılmış ). Renk tercihi yine de asla denenmeden yapılmamalıdır çok daha koyu veya Bülent Ersoy gözaltları ile kimse gezmek istemez.
Ton düzeltici ve kapatıcıdan sonra şanslı gruptaysanız tek başına veya bu ürünlerin üzerine uygulayabileceğiniz ürünlerden bir diğeri de aydınlatıcı kalemler. Göz altı, burun ve ağız çizgisi kenarları, dudak üstü, burun üzeri, şakaklar, elmacık kemiklerinin üst noktalarına uygulanabilirler. Asıl amaçları kapatmak veya düzeltmek yerine hafif bir aydınlık ve canlılık vermek olan ürünlerden şu allta resmini göreceğiniz çok popüler olanının dakikada 2 tane satıldığı ve kullanıcılarının %45 inin erkek oluşu da istatistiklerle saptanmış.
Kullanım kolaylığı açısından kişisel farklılıklar gösterse de amacı aynı olan bu ürünlerden tek bir problem için kullanacağınız ürünü alabileceğiniz gibi bir çok problemde kullanabileceğiniz, seyahatlerde büyük kolaylık sağlayan veya daha profesyonel alanlarda kullanmak isteyenler için çoklu paleteler tercih edilebilir. Tüm bu ürünlere ilave olarak gözkapağınızın üstüne süreceğiniz bir ton eşitleyici ile damar vs. görünümünü de hafifletebilirsiniz.
Kullandığınız ürünleri sabitlemek amacı ile tercihiniz doğrultusunda transparan bir pudra ile sabitleme işlemi yapabilirsiniz. Ayrıntılı ürün seçimi yapmak isterseniz bu işlem için de özel geliştirilmiş formüller mevcut.
Son olarak kamuflaj işi bittikten sonra göz makyajında kullanacağınız koyu yeşil, mor ve gri tonlarının daha yorgun ve karanlık göstereceğini, açık renk ve mat tonlardaki bir renk seçiminin daha taze aydınlık bir görüntü vereceğini unutmayalım.
Mutlu günler dileğiyle........
*Bu yazı şahsım tarafından yazılmış olup, kişisel deneyim, fikir, şahsi çözümleme tecrübelerim ve tıbbi bilgi birikimimi içerir. Kopyalanmasının ve izinsiz kullanımının tespiti yasal suç sayılır ve yaptırımları uygulanır. Yazıdan yola çıkarak kendi araştırma ve derlemelerinizi yapabilme hakkınız bulunmaktadır.
İşte bu noktada corrector yani düzeltici dediğimiz ürünler devreye giriyor. Corrector mantığı ise problemi nötrlemek üzerine kurulu yani problemli bölgenin renk değerini önce karşıt bir renk ile nötrleyip normal cilt tonuna getirip üzerine işlem uygulamak.
Correctorlar genellikle likit ve stick arası bir yapıda olup kavanoz ambalaj dediğimiz şekildedir, kapatıcı ürünlere göre biraz daha kalın yapıda olabilirler.
Concealer diye adlandırılan göz altı kapatıcıları ise çok daha likit yapıda olup gözü makyaja hazır hale getirmek için olan ikinci aşamadır. Uygulama tekniği vs. açısından corrector için geçerli olan tüm kurallar burada da geçerlidir. Tek başına veya daha ciddi renk problemlerinde corrector üzerine uygulanabilir.
Ton düzeltici ve kapatıcıdan sonra şanslı gruptaysanız tek başına veya bu ürünlerin üzerine uygulayabileceğiniz ürünlerden bir diğeri de aydınlatıcı kalemler. Göz altı, burun ve ağız çizgisi kenarları, dudak üstü, burun üzeri, şakaklar, elmacık kemiklerinin üst noktalarına uygulanabilirler. Asıl amaçları kapatmak veya düzeltmek yerine hafif bir aydınlık ve canlılık vermek olan ürünlerden şu allta resmini göreceğiniz çok popüler olanının dakikada 2 tane satıldığı ve kullanıcılarının %45 inin erkek oluşu da istatistiklerle saptanmış.
Kullandığınız ürünleri sabitlemek amacı ile tercihiniz doğrultusunda transparan bir pudra ile sabitleme işlemi yapabilirsiniz. Ayrıntılı ürün seçimi yapmak isterseniz bu işlem için de özel geliştirilmiş formüller mevcut.
Son olarak kamuflaj işi bittikten sonra göz makyajında kullanacağınız koyu yeşil, mor ve gri tonlarının daha yorgun ve karanlık göstereceğini, açık renk ve mat tonlardaki bir renk seçiminin daha taze aydınlık bir görüntü vereceğini unutmayalım.
Mutlu günler dileğiyle........
*Bu yazı şahsım tarafından yazılmış olup, kişisel deneyim, fikir, şahsi çözümleme tecrübelerim ve tıbbi bilgi birikimimi içerir. Kopyalanmasının ve izinsiz kullanımının tespiti yasal suç sayılır ve yaptırımları uygulanır. Yazıdan yola çıkarak kendi araştırma ve derlemelerinizi yapabilme hakkınız bulunmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder